17 Mart 2010 Çarşamba

it's not me it's you

Bugün, yeni yetme bir blogger olarak ilk yorumumu aldım. Hem de blogumun ilham perisinden, Dodo'mdan! O tam bir ilham perisi, yazdıklarıyla sadece benim değil başka "1532" kişinin daha kah tüylerini ürpertiyor, kah kocaman gülümsetiyor. İleride çok etkileyici bir yazar olacağına en çok inanlardanım ve onu çok seviyorum. Canım Dodo'mdan ilk yorumum kutlu olsun o zaman! :)


Herkesin bir türlü negatif enerjisini attığı bir "toprak"ı oluyor. Çok alışıldık olmasa da, benim toprağım da arabam. Direksiyonun başına geçip avare avare dolaşmak rahatlatıyor beni.

Aylardan sonra bugün yine öyle yaptım. Geçen hafta hiçbir masraftan kaçınmayarak aldığım Lilly Allen'ın CD'sini taktım müzik çalara. Çok ilginç bir kadın bu; geçen hafta İstanbul'da beni ciddi bir melankoliye sürükleyen şarkılara bir baktım ki avaz avaz eşlik etmeye başlamışım neşeyle. Sahil yolundayım, ağır akan trafik var önümde. Yanımda başka arabalar, arada bir kesişmeler de trafiği renklendirmiyor değil. Onlardan da ötede, sözde temizlenmiş körfezden karnı zehir dolu balık tutan amcamlar, geç yürüyüş yapan teyzeler, liseli gençlerin birbirine bağlanan korkak elleri, kahkahaları.





Lilly, yol arkadaşım. Önce Everyone's At It, The Fear, Not Fair ve 22. Sonra birazcık atlıyorum ve F*** you'ya geçiyorum. Sesi sonuna kadar açıyorum, artık akıcı hale gelen trafikte avaz avaz bağırarak (belki de yandaki arabaların meraklı bakışları altında, o noktada umursamaz halde olduğumdan bilemiyorum) eve doğru yol alıyorum. Gerçek bir meditasyon ve işe yaradı. Eve geldiğimde daha bir sakindim sanki.


Lilly Allen, kimilerine cinsel içerikli olması dışında Hepsi'nin şarkılarından farksız altyapı ve sözlerle müzik yapan biri gibi gelebilir ama bana nedense her dinlediğimde farklı hisler uyandırabilen şarkıların sanatçısı gibi geliyor. Bu yüzden de vicdamının sesini dinleyip orijinal albümünü aldım zaten.


Albümün en çok da adını seviyorum. Kendi adıma çok benimsedim; herkesin bize dediklerinin bir restatement'ı sadece. Saçma. Öyleyse, onlar bana demeden ben onlara diyeyim.


Evet, it's not me, it's you. O zaman bağıra çağıra sekizinci şarkı. Bir kez daha.






İkinci kez dinlerken yarıda kalan şarkımı umarım ebeveynlerimden biri dinlemez. Ama, siz dinleyin. Lilly Allen iyidir.



İzmir'den sevgiler, arabamdan selamlarla!




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder